28 Aralık 2012 Cuma

[Spoiler] Ordinary Love 2.Bölüm



2.Bölüm



Jae Kwang: Nerede o? Baban? Kim Joo Pyung nerede?



Yoon Hye bilmediğini söyler ve arkasını dönüp oradan ayrılır.

Ertesi gün her ikiside olayın etkisini üzeriden atamamıştır. Yoon Hye büyükannesi ile annesinin mezarına gidecekleri için hazırlık yapmaktadır.
Jae arabasını almak için tamirhaneye gittiğinde orada gözgöze geldiği mavi montlu diğer müşteri dikkatini çeker fakat üzerinde durmaz.



Önceki gün olanlar yüzünden Yoon Hye'yi merak ettiği için işyerine gider ve yine ona rehberlik yapması için patronundan izin alır. Onunla gitmeye mecbur kalan Yoon Hye kızgınlığını gizlemez. Jae'nin onu takip ettiğinin farkındadır ve evinin önüne geldiklerinde dönüp onunla konuşmaya karar verir.

Yoon Hye: İçeri gir. Babam için kontrol etmeye gelmedin mi? Gir ve kontrol et!
Jae Kwang: Boşversene..

Yoon Hye her yeri kontrol etmesi için ısrar ettiğinde Jae istemesede içeri girmek zorunda kalır.

Yoon Hye, babasının ona olan sözlerine inandığını söyler ve bu suçu işlememiş olacağını söylediğinde Jae'nin 'sen öyle diyorsan öyledir' tepkisine daha çok sinirlenir. Jae suçlunun kim olduğuyla ilgilenmek yerine biran önce yakalanması ile ilgilenmektedir. Böylece Bayan Shin diye hitap ettiği annesi mutlu olacaktır.

Evden ayrılıp arabasına binen Jae daha önce fark etmediği bir şey fark eder. Arka koltukta bir kutu bulunmaktadır. İçerisinde ise 'Ne yapmak istiyorsan onu yapmalısın. abin-2005' notu ve baget yer almaktadır.



Bunun arabasına nasıl geldiğini anlamak için direk tamirhaneye gider ve bugün karşılaştığı mavi montlu adam tarafından arabasına konulmasını istendiğini öğrenir. Çırak, kayıtlara sadece lisans numarasını geçtiği için başka bilgi yer almamaktadır. Bu nedenle Jae arabasına zarar verir ve aracın kendine çarpıp kaçtığını ve bulunmasını ister. Artık beklemekten başka çaresi yoktur. Seoul'e dönüşünü ertelediği için annesinin geldiğini öğrenir ve onu karşılamaya gider.

Akşam olduğunda Yoon Hye'yi arar ve onunla buluşmak ister.
Buraya gelmek için iki nedeni olduğunu söyler. İlk olarak annesi Bayan Shin'in dırdırından kaçmak için olduğunu söyler. Yoon Hye ikinci nedeni sorduğunda ise 'Sır' cevabını verir. (Çünkü abisinin öldürüldüğü gün Yoon hye'yi takip etmiş ve onun suya atladığını gördüğünde arkasını dönüp kaçmıştır. Yaşayıp yaşamadığını kontrol etmek istemiştir.)

Yoon Hye artık görüşmek için başka nedenleri olmadığını söyler ve geri döner.



Jae ertesi gün karakoldan çağrılır ve karşısında duran bayanı gördüğünde bir türlü anlam veremez. Kadına mavi montlu bir adamı tanıyıp tanımadığını sorduğunda ise hayır cevabını alır.
Bayan arabasına binerken camın önünde duran çiçekler dikkatini çeker. Bunlar daha önce abisinin öldürüldüğü yerde duran sarı çiçeklerdir.



Bu durumdan iyice şüphelenir ve polislerden kadının çalıştığı yerin adresini öğrenir. Oraya gittiğinde ise kadın, yoğun olduğunu ve biraz beklemesini ister. Çay içerken duvarda asılı fotoğraflar dikkatini çeker ve bakmak için oraya yönelir. 3 Mart 2005 tarihli, abisinin anahtarlığının olduğu resmi gördüğünde ise fark ettirmeden alır ve arabasına döner.




Bu olay sonrası Yoon hye'yi aramış ve onunla buluşmak istemiştir.
Jae Kwang: Bana abimden hediye getiren adam, kafe sahibi bayanın arabasının içindeydi. Ve arabanın içinde abimin öldürüldüğü yerdeki çiçekler vardı. Dahası abimin yanından hiç ayırmadığı anahtarlığın resmi kafede asılıydı. Ve tarihe göre resim abim öldürüldükten bir hafta sonra asılmış.
Bütün bunların tesadüf olmadığını ve başka bir şüpheli olduğunu düşünürler.

Bir burger yerinde buluşmuşlardır ve Yoon Hye ağzını çok açması gerektiği için yemek istemediğini söyler. Jae hamburgeri iki eliyle sıkıştırıp inceltir ve yemesini söyler.



Yemek sonrası birlikte karakola giderler ve yeni delilleri sunarak tekrar araştırılmasını isterler. Sonuç için birkaç gün beklemeleri gerekmektedir. Birlikte dışarı çıktıklarında Bayan Shin'e yakalanırlar ve Yoon Hye tüm işittiği hakaretlerden sonra özür dileyerek ayrılır.




Jae, Yoon Hye'nin nereye gittiğini tahmin etmekte zorlanmaz. Yoon Hye onu gördüğünde şaşırmıştır. 7 yıl önce onu takip ettiğini ve suya atladığı zaman onu kurtarmadığı için hep hayatta olup olmadığını merak ettiğini, belki bu yüzden geldiğini söyler.



Jae Kwang: O zamandan beri senin hayatta olup olmadığını merak ediyordum.

Yoon Hye: Çok garip.. Babamın bana gerçeği söylediğini düşünüyorum.
Jae Kwang: Ben, rahatlamış hissediyorum.




Bu buluşmadan sonra Yoon Hye büyükannesi ile annesinin mezarına gitmek için eve döner. Fakat büyükannesi onunla gelemeyeceğini ve yalnız gitmesini söyler. Jae, karakola annesinin yanına uğradıktan sonra geri dönerken Yoon Hye'yi görür ve onunla tekrar buluşmak istediğini söylemek için telefon eder. Yoon Hye ise yorgun olduğunu ve eve gidip dinleneceğini söyler ama Jae onu otobüse binerken gördüğü için takip etmekten geri kalmaz.
Otobüsten indiğinde büyükannesine geldiğini haber verir. Tam o sırada önünden geçen bir diğer otobüsün içinde babasını görür.




Otobüsün peşinden koştuğunu gören Jae'de Yoon Hye'nin arkasından koşmaya başlar.




Jae Kwang: İyi misin?
Yoon Hye: Baba? 
Jae: Baba mı?
.
Senin baban? Onun nerede olduğunu bilmediğini söylemiştin.




Arabayla geri şehre dönerken ikiside hiç konuşmaz. Sonunda Jae arabayı bir köşeye çeker ve;

- Polis kafe sahibinin olmadığını söyledi. Aşağı in. Karakola gideceğiz.Babanın otobüste olduğunu söylediğimde polis nereye gideceğini bulabilir. Sonrası daha kolay olacaktır. Artık bir ipucumuz var.

Yoon Hye arabadan iner ve Jae onu öylece bırakıp gider. Fakat geri dönmesi çok uzun sürmez. 

Jae Kwang: Umrumda değildi. Suçlunun kim olduğu beni ilgilendirmiyordu. Ama şimdi ilgilendiriyor.
-Bana sırtını dönme. Sakın bana sırtını dönüp gitme... Sakın bana sırtını dönme...









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder