26 Aralık 2012 Çarşamba

[Spoiler] Ordinary Love 1.Bölüm


1.Bölüm




Yoon Hye bir tur yazarıdır. Babasının 7 yıl kaçak olan bir katil olarak yargılanması nedeniyle yeni gelen patronu onu işte istememektedir. O ise buna inanmadığı için sözleşmesi bitene kadar iş yerinden ayrılmamak için inatla direnmektedir. 
Rehberlik yaptığı bir gün onun resmini çeken bir adamı fark eder ve yanına giderek ona ait tüm resimleri silmesini ister. Fotoğrafçı olan Jae Kwang ise istemeyerekte olsa resimleri silmek zorunda kalır.



Seoul'den gelen adam, Yoon Hye'nin çalıştığı yere gelir ve ona bu yabancı olduğu şehri gezdirecek bir tur rehberi verilmesini ister. Fakat özellikle Yoon Hye'yi seçmesi diğer çalışanların gözünden kaçmamıştır. Herkes ondan hoşlandığını düşünmektedir.



Birlikte şehri gezmeye başlayan çiftimiz keyifli saatler geçirir. Son uğrak yerlerinde ayağını burkan Jae Kwang'a yaklaşan Yoon Hye, park bekçisi tarafından görülür ve yanlış anlaşılırlar. Jae, durumu kabullenerek özür diler ve Yoon Hye doğruları söylemediği için ona kızsada içten içe bu durumdan hoşlanmıştır.





Tur gezileri sona erdiğinde Jae onunla ertesi gün yeniden görüşmek istediğini dile getirir fakat Yoon Hye buna gerek olmadığını düşünür ve teklifini kabul etmez.
Jae kız hakkında tüm gerçeği bilmektedir. Bir falcının ona katil ve kızının mutlu bir şekilde yaşadığını söylemesi üzerine bunu kontrol etmek için gelmiştir. Bir şekilde Yoon Hye'nin evine gitmeli ve durumu kontrol etmelidir. Arkadaşının arayıp ısrar etmesi üzerine kendini kızın evinin önünde bulur. Tam o sırada  büyükannesi ile tartışan ve nefes almak için dışarı çıkan Yoon Hye ile karşılaşır ve daha önce aniden ayrıldığı için içinin rahat etmediğini ve onu ziyarete geldiğini söyler. 
Yoon Hye'nin peşinden dışarı çıkan büyükanne, Seoul'den gelen bu adamı gördüğünde torunu için sevinir ve onu içeri kahve içmek için davet eder.



Eline geçen ilk fırsatta evi kontrol etmeye başlar ve kapatılmış pencere dikkatini çeker. O sırada Yoon Hye ve elinde kahveyle büyükanne içeri girer. Ona burayı YoonHye'nin babasının gece çalıştığı için gündüz uyurken gözüne ışık vurmaması için kapattığını söylerler. Jae hiç bozuntuya vermeden pencereyi onlar için tekrar açabileceğini söyle ve böylece onların kahvesini içmektende kurtulur.
Yoon Hye tam olarak birşey demesede ertesi gün öğle yemeğini birlikte yemek için anlaşmışlardır. Fakat öğle saatinin geçmesine rağmen Jae söz verdiği gibi iş yerine gelmemiştir. Bu nedenle Yoon Hye tek başına dışarı çıkmaya karar verir ve Jae'yi başka bir kadınla ayrılırken görür. Onları fark etmemiş gibi yoluna devam etmek istesede Jae onu fark etmiş ve durdurmuştur. Yanındaki bayanın iş arkadaşı olduğunu söyledikten sonra onu ikna etmeyi başarmış ve birlikte yemeğe çıkmışlardır.



Jae abisinin öldürüldüğü dağa Yoon Hye ile gitmek istemektedir. Oraya gitmek istediğini kıza söylediğinde isteksiz olduğunu görmüş ve onu zorlamamak için arabada kalabileceğini söylemesine rağmen Yoon Hye sorun olmadığını ve onunla geleceğini söylemiştir. 
Olay yerine geldiklerinde ölümün gerçekleştiği ağacın altında bir demet çiçekle karşılaşırlar ve Jae bu beklenmedik çiçeklerin resmini çekmek için oraya yaklaşır. Fakat Yoon Hye bu strese daha fazla dayanamadığı için fenalaşır ve geri dönmek zorunda kalırlar. 



Dönüş yolunda Yoon Hye şok edici bir şey söyler;

Yoon Hye: Benimle birlikte olur musun?

Jae şaşkınlıktan ne yapacağını bilemez ve arabadaki kontrolünü kaybederek bariyerlere çarpar. Araç çekiciyi çağırmıştır ve beklemeleri gerekmektedir. 




Olayı dağıtmak isteyen Jae ona çekmiş olduğu resimleri gösterir.

Yoon Hye: Çektiğin fotoğrafların hepsinin bir şekilde sırtı dönük.
Jae Kwang: Wow... Sen bunu fark eden ilk kişisin.
Herkes bunun bakış açısı olduğunu düşünür.
Yoon Hye: Bilmem.. Peki neden sadece arkadan fotoğraf çekiyorsun?
Jae Kwang: Özel bir nedeni yok. Sadece unutamadığım için...
Yoon Hye: Neyi unutamadın?
Jae Kwang: Neden benimle olmak istiyorsun?
Yoon Hye: Çünkü sen yarın gidiyorsun.
Jae Kwang: Yarın gidecek olan herhangi biriyle birlikte olur musun?
Yoon Hye: Çünkü sen gerçekte benim kim olduğumu bilmiyorsun.
Kim olduğumu merak etmiyorsun. Meraklı biri olduğunu düşünmüştüm.

Yoon Hye zor sorularla Jae'yi sıkıştırmaya başladığında araba için gelirler ve konuşmalarına son vermek zorunda kalırlar. Gittikleri yerde Yoon Hye, babası nedeniyle aşağılanır ve tüm bunların Jae'nin önünde olmasına da dayanamaz ve dışarı çıkar. Jae'de onu takip eder.



Tüm gerçeği açıklamak isteyen Yoon Hye, babasının resmini göstererek;

-Bu kişi benim babam.
Jae Kwang: Biliyorum...Ölen adam benim abimdi.
Şimdi nerede.. baban?
Kim Joo Pyung nerede?



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder